2. ESKİŞEHİR
•Eskişehir, Anadolu ortasında, özgün
yerleşimi, geleneksel ve çağdaş yaşamı bir
arada sürdüren bir kentimiz.
•Son yıllarda yapılan atılımlar ile
şehirciliğin en güzel örneklerini
sunmaktadır.
•Sanat, kültür, eğitim, müzecilik ve sosyal
yaşam açısından örnek bir ilimizdir.
•Diğerleri neden böyle olmasın?
3. ESKİŞEHİRDE NOSTALJİK BİR
GEZİ
• Eskişehrin yukarı mahallesi olan tarihi
Odunpazarı çevresinde ve aşağılara doğru
inişte şehrin ilginç yerlerinden geçeriz.
• Şimdilerde kurutulmuş olan «Akarbaşı Deresi»,
• Eskişehir’i tam merkezinde yer alan ve İki
Eylül Caddesi, Çarşı içi, Hamamyolu ve
Sıcaksular Bölgesi,
• Caddenin bir ucunda Porsuk Çayı’nın da
olduğu Adalar Bölgesi ve Köprübaşı,
• İstasyon ve çevresi yer alır.
21. Eskişehir İl merkezinde, Porsuk Çayı’nın güney kıyısında,
geniş bir alanda sıcak su kaynakları vardır. Bu bölgede
pek çok hamam yer alır.
22. • Akarbaşından doğan ve Hamamyolu’nu
boydan boya geçtikten sonra Çukurçarşı
önünden Porsuğa dökülen Akar Deresi, 80’li
yılların ortalarında üzeri asfaltla kapatılmış,
o günden bu yana yol olarak kullanılıyor.
32. 2 EYLÜL CADDESİ
• İki Eylül Caddesi’nin başlangıç kısmında
yerli halkın gündelik alışverişlerinde sıkça
tercih ettiği Taşbaşı Çarşısı yer alıyor.
• Burası klasik Anadolu çarşıları tarzında iki
katlı ufak dükkanlardan oluşuyor.
• Çarşının hemen karşısında şehrin yeni ama
önemli camilerinden Reşadiye Cami yer
alıyor.
• Caddenin diğer ucu ise halk arasında
“Köprübaşı” olarak adlandırılıyor
41. PORSUK ÇAYI
• Sakarya Nehri’nin en büyük kolu olan Porsuk Çayı,
250 km uzunluğunda olup, Aksu ve Murat dağlarının
kuzey eteklerinden doğar.
• Altıntaş ve Kütahya ovalarından sonra, Yukarı Porsuk
Vadisi denilen oldukça meyilli dağlık bölgeden
akarken yeni kollarla beslenir ve Eskişehir Ovası’na
inerek şehrin ortasından geçer.
• Doğudaki Alpu Ovasından sonra tekrar vadiye girer
ve Yassıhöyük (Gordion) yakınlarında Sakarya Nehri
ile birleşir.
• Porsuk adını, çayda yaşayan Porsuk su hayvanı veya
Selçuklu komutanı Emir Porsuk’dan almış olmalıdır.
51. Ben size hatırlatayım. Burası olsa olsa bizim
çocukluğumuzda oynadığımız, Hoşnudiye
Mahallesindeki arsa olmalı. Ahşap köprü henüz
yapılmadığı için karşıya (Yalamanda) Sandalla geçilirdi.
52. Sandalı Gözleri görmeyen bir kayıkçı, iki kıyı
arasında bağladığı halat ile salı yönetirdi. Daha
sonra bu veya benzeri bir ahşap köprü yapıldı.
53. Eskiden Ermenilerin de
oturduğu Hoşnudiye
Mahallesinde; Merkezde
1.000, köylerle birlikte 4.510
kişi yaşarmış.
1 kilise varmış ve 2 okulda
221 öğrenci bulunuyormuş!
Resimdeki; Porsuk
kenarında Ermeni kulübü
ve okulu. Daha sonra ise
4.Kolordu komutanlığı
olup, Günümüzde ise Bu
binanın yerinde OTEL
ŞALE bulunmaktadır.
70. İstasyon Civarındaki Silonun bulunduğu yerde Dedem Ahmet
Yiğit’e ait ev bulunuyormuş. Kurtuluş Savaşın sonrası bu
evYunanlılar tarafından yakıldıktan sonra Odunpazarına
taşınmışlar. Şimdilerde bu silo otele dönüştü.
71. MEZUN OLDUĞUM DUMLUPINAR İLK OKULU
İstasyon Caddesinde, 1938 -1940 yılında yapımı tamamlanan ve
1998 öğretim yılına kadar 5 sınıflı olarak eğitim öğretime devam
etmiş olup, bu süre içinde 7.307 öğrenci okulumuzdan İlkokul
diploması alarak mezun olmuştur. Bunlardan biri de benim.
73. Işıklar Mahallesi ile Yeni Mahalle ( Dekovil Mahallesi) arasında
Pancar Kooperatifi binası önünden kalkarak Sivrihisar Caddesi
sağ tarafından ilerleyen dekovilin ikinci durağı Şeker Fabrikası
Lojmanları bitimdeki Kel Bahri durağıydı. Burada inen yolcular
dar bir yoldan ( Dedelek Caddesi ) yürüyerek, Porsuk
üzerindeki tahta köprüyü geçtikten sonra Gökmeydan
Mahallesine ulaşırlardı. İkinci duraktan sonra Şeker Fabrikası
bitiminde dekovil caddenin karşı tarafına geçer, bir süre sonra
da Hava Komutanlığına ulaşırdı.
74. 1. Hava İkmal Bakım Merkezi tarafından, Alman
Henschel & Son firmasından satın alınan 1918 yapımı
Dekovil (Dar hatlı tren) , 1928 yılında hizmete girmiş.
1. Ana Jet Üs Komutanlığı personelinin servisi olarak
yıllarca kullanılmıştır.
Bu küçük trene binip Havaalanına giderdik.
75. 04 Ağustos 1988 tarihinde, kullanımdan kaldırılan
dekovil tarihi bir değer olarak koruma altına alınmış,
açık hava müzesi şeklinde sergilenmeye ve gazino
olarak kullanılmaya başlanmıştır.
89. 20 Şubat 1956'da Eskişehir'de büyük bir deprem oldu.
Şiddeti Richter ölçeğine göre 6,0 olan bu depremde, 1.379
bina ağır, 1.486 bina orta, 9.862 bina da hafif derecede hasar
görmüştü. Aylarca Çadırlarda kaldık.
90. GÜNÜMÜZDE GEZİLECEK
YERLER
• Kurşunlu Camii ve Külliyesi, Alaaddin Cami.
• •Lületaşı Müzesi.
• •Atlıhan El Sanatları Çarşısı.
• •Çağdaş Cam Sanatları Müzesi.
• •Eskişehir Balmumu Müzesi.
• •Şelale Park.
• •Osmanlı Evi.
• •Cumhuriyet Tarihi Müzesi.
• •Anadolu Üniversitesi Karikatür Müzesi.
• •Arasta.
• •Şeyh Edebali Türbesi.